Kendisiyle tanışmam 1970’ lerin başına kadar gider…
Boksör lakabıyla anılsa da o günlerde Mersin İdmanyurdu Kamp Müdürüydü…
İhracatçılar Birliği Başkanlığı yaptığım dönemde MİY yöneticileriyle birlikte birkaç ziyaretime gelmiş, ısrarla yönetime girmem için hayli ısrar etmişti..
Babamın o gün bana söylediklerini asla unutamam; “futbol kulüplerine destek ol ama sakın yönetici olma”
O tavsiyesi kulağıma küpe oldu…
Yıl 2011 ya da 2012…
Kulüp süper lige çıkmış, ancak süper lige çıkmasında büyük çabaları olan o dönemin Ekonomi Bakanı Tüzmen’ in o statüsünü kaybetmesiyle güç kaybetmeye başlamış MİY…
Herkes MİY’ nda görülen düşüşü, neredeyse yüz yıllık maziye sahip olmasına karşın bir türlü tesise kavuşmamasına bağlıyor…
Kamuoyu baskısıyla da olsa dönemin Toroslar Belediye başkanı Hamit Tuna’ nın girişimiyle Toroslar’ da antrenman sahalarından kamp binasına, sosyal donatı alanlarına ve dinlenme tesislerine sahip oldukça geniş bir alan MİY’ una tahsis edilecek..
Önce Toroslar Belediye Meclisinden geçen tahsis kararının Mersin Büyükşehir Belediye Meclisince de onaylanması gerekiyor…
O günlerde televizyondan naklen yayınlanmadığı için şimdiki kadar rağbet görmüyor Büyükşehir Meclis toplantıları…
Dinleyici bölümünde tek başıma oturuyor, görüşmeleri izliyorum..
Derken nadiren Meclis toplantılarını yöneten Başkan Macit Özcan yanındaki katip üye Nuri Özdemir’ den kritik bir maddeyi okumasını istiyor…
Özdemir ‘tesis için gerekli arazi tahsisinin MİY’ na yapılması’ maddesini okuyor..
Özcan hiçbir itirazın gelmediği açık oylama sonucunu açıklıyor: “oy birliğiyle tahsisin onaylandığı”
Birden arkamda ayağa fırlayıp çılgınlar gibi alkışlayan ve ‘bravo, teşekkürler’ diye haykıran sesi duyuyorum.
Arkamı dönüyorum aramızdaki lakabıyla Boksör Hacı…
Nuri Özdemir ‘sakin ol gibisinden göz işareti yapıyor ama Hacı öyle heyecanlanmış ki, ayakta alkışlamayı sürdürüyor…
Özcan giriyor devreye ve şaka yollu: “Mecliste izleyicilerin gösteri yapması yasak” diye gülerek uyarıyor…
Hacı’ nın alkışlarıyla arazi tahsisi onaylanan o tesis ne mi oldu?
MİY’ nun başına ne geldiyse o tesis te aynı kaderi paylaştı…
Hacı sadece İdmanyurdu sevdalısı değildi, nesli tükenmeye yüz tutmuş vefa timsali biriydi…
Haftada 15 günde bir mutlaka arardı..
Kötü gününüzde, cenazelerinizde yanı başınızda görürdünüz Hacı’ yı…
Son günlerde tesis gibi büyük beklentilerden vazgeçmişti, yeni derdi lokalinde iyi kötü sergilemeye çalıştığı, koruma altına aldığı koleksiyonu emin ellere emanet edip, oluşturulacak MİY müzesinde gelecek nesillere aktarılmasıydı…
Lokal çeşitli gerekçelerle kapandı, arşiv sahip ararken Hacı’ nın ölüm haberi geldi…
Ayağımdaki sorun nedeniyle hastanedeydim, son yolculuğunda bulunamadım…
Buradan varsa hakkımı helal ediyorum, umarım o da etmiştir…
Hacı’ sız artık esamisi okunmayan İdmanyurdu öksüz..
İdmanyurdu efsanesini tarihe gömme başarısı gösteren Mersin öksüz…
Güle güle git güzel yürekli vefa timsali dostum,
Yattığın toprak incitmesin, mekânın Cennet ruhun şad olsun…