Bugün Türkiye; kendi içinde yaratacağı demokrasi kültürü, birlikte yaşama arzusu, demokratik yaklaşım, özgürlükler ve adaletli bir yönetme anlayışıyla, çok özendiğimiz batı toplumlarını geride bırakabilecek potansiyele sahip.
Farklı kültürlerin varlığı zenginliğe dönüştürüldüğünde, demokratik kanallar açıldığında, sosyal yaşamın bütün aksayan yönlerinin doğru mecraya dönmesi çok kolay ve olasıdır.
Savaş bir sonuçtur. Yıkım ve yok etme üzerinde geliştirilir. Nedenleri ise, hırs ve egemenlik duygularının insanlık değerlerinin üzerine çıkmasıdır.
Demokratik değerler önceliğe alındığında, insanların çok daha huzurlu, istikrarlı, farklılıklarla bir arada yaşama arzuları gelişir.
Uzatılan ellerin samimi olması, açılan kapının da değerinin anlaşılması gerekir.
Kötü niyetli kurgular, nefret dili, oyunbozanlık gibi kötü ruhlar sahibine geri döner...