200 bin insanını kaybederken saldırgan ABD’ nin 58 bin askerine ve 1 trilyon dolarına mal olan, bugün
hâlâ süren sendromuyla baş etmekte zorlandığı o kirli savaşa sahne olan topraklar…
1 trilyon dolar deyip geçmeyin..
ABD’ nin 1970’lerdeki toplam GSMH’ sına eşit ve dolar temelli enflasyonu göz önünde bulundurursak bugünün 14 trilyon doları…
ABD’ ye tarihin en büyük derslerinden ve hezimetlerinden birini yaşattı ama taş üstünde taş kalmayan ülkenin toparlanması da hayli zaman aldı…
2000’ li yılların başında 80 milyon nüfusa karşı 30 milyar dolar toplam GSMH ile yoksulun yoksulu bir
Vietnam yer alıyordu dünya sahnesinde…(2000 yılı GSMH’si 31 milyar dolar/kişi başı geliri 375 dolarlarda)
Yönetim tarihi bir tercih yapmak, ülkenin makûs talihini değiştirmek için bir tercih yapmak zorundaydı; Vietnam ya Kuzey Kore gibi içine kapanıp yoksulluğa razı olacak, ya da Güney Kore gibi dünyaya açılmayı seçecekti…
Halkın beklentilerine yanıt aranmış olmalı ki, Güney Kore modeline benzer kalkınma planı devreye
sokuldu..
Öncelikle eğitimde Bilişim ve teknoloji ağırlıklı yeni sanayinin ihtiyaç duyduğu iş gücüne yanıt verecek
seferberliğe gidildi..
Eğitimdeki paradigma değişikliği kısa zamanda semeresini gösterdi.
2010’ lara kadar ‘don gömlek dikme’ olarak tanımlanan tekstilcilerin fason imalat atölyesi olarak tercih ettikleri ve aynı misyonu daha önce yüklenen Çin’ de artan maliyetler nedeniyle yeni üretim üssü gördükleri Vietnam, suyunu tüketen, havasını kirleten getirdiğinden çok götüren bu üretim tarzından hızla bilişim teknolojilerine ve yazılıma yöneldi.
Genç ve çalışkan nüfus gelişmeye açık, istihdamla eğitimi uyum içinde buluşturan düzenlemelerle bugün kalkınma mucizesini gerçekleştirmek üzere…
Ülke bir yana insan hayatında bile kısa sayılabilecek 10-15 yıllık zaman diliminde Vietnam belirlediği hedeflere nasıl koşmuş ve aynı dönemde Türkiye nerelere savrulmuş?
Soruların yanıtı ibretlik bir tablonun da özeti aslında…
Dünya Bankası verilerine göre; 2022’ de 98 milyon nüfuslu Vietnam’ ın 56 milyonluk iş gücü var, oran yüzde 57…
85 milyonluk Türkiye’ nin iş gücü 34 milyon, oran yüzde 40…
İki ülkenin yıllık GSMH’ sı bir başka ifadeyle yılda yarattıkları milli hasıla son 10 yıllık paradigma değişikliklerinin de özeti aslında…
2000 yılında toplam 31 milyar dolar GSMH’ ye sahip Vietnam 2008’de 100 milyar eşiğine (99 milyar dolar) gelirken 2013’ te 213 milyar dolara ve 2022’ de 410 milyar dolara ulaşıyor…
2013’ te 957 milyar dolar GSMH’ ye ulaşan ve ‘Orta Gelir Tuzağı’ ndan çıkacak rüzgârı yakalayan
Türkiye 2020’ de 720 milyar dolara gerilerken 2022’ de aldığı onca göçe ve artan nüfusuna karşın 907
milyar dolarda kalıyordu..
On yıl içinde yarattığı hasılayı iki katına çıkaran Vietnam ve yükselmeyen düşer kuralına uygun gerileyen Türkiye…
Peki, Vietnam dünya sahnesine beklenenden de hızlı giriş yaparken, Türkiye nerede hata yaptı?
Öncelikle Vietnam bilişim teknolojilerine ve yazılım eğitimi, yatırımlarına ağırlık verirken, Türkiye inşaat sektörünü kalkınma lokomotifi seçti…
Beton ekonomisi yatırım esnasında istihdam ve büyüme sağlıyordu ama bu sürdürülebilir bir yöntem değildi…
2008 sonrası ABD’ de başlayıp Avrupa’ yı saran ekonomik kriz dalgasıyla ucuzlayan küresel finansman kaynaklarını Türkiye, ‘taşı toprağı altın’ İstanbul’ a gömerken, Vietnam yabancı sermayeyi teknoloji ağırlıklı yatırımlara yöneltti.
Yola çıkarken Çin ve Bangladeş ardından dünyanın üçüncü büyük tekstil ve hazır giyim ihracatçısı pozisyonunda olan Vietnam ucuz işçilik avantajıyla refahın gelmeyeceğini gördü…
Küresel tekstil endüstrisi gibi, son derece kirletici, ülkenin kıt su kaynaklarını tüketen, küresel karbon emisyonlarının yüzde 10’ undan fazlasının doğmasına yol açan, üstelik katma değeri oldukça düşük sektörler yerine teknolojik gelişmelere aç 50 milyon akıllı telefona sahip genç nüfusunun avantaj ve dinamiğini Bilişim Teknolojileri (BT) alanında değerlendirmeyi, teşvik ettiği dış yatırımları bu alana çekmeyi planladı ve bugün bunu başardığını rakamlar yeterince anlatıyor…
Aşağıda grafik olarak verdiğim Türkiye ve Vietnam’ ın 2005-2023 ihracat verileri, iki ülkenin seçtiği
büyüme modelleri sonucunda bugün geldikleri ve trend böyle sürerse yakın gelecekte nerede olacaklarını göstermesi bakımından yeterince dersler içeriyor…
2005’ te yılda toplam Türkiye 78,5 milyar, Vietnam 32,5 milyar dolar ihracat yapıyordu.
2013’ te Türkiye ihracatını 167 milyar dolara, Vietnam 132 milyar dolara çıkardı.
2013’ten itibaren sendelemeye başladı Türkiye ve ihracat 2015’ te 155, 2016’ da 152 milyar dolara geriledi.
Vietnam ise 2015’ te Türkiye’ yi yakaladı ve 2017’ ye geldiğimizde Vietnam 215 milyar dolara ulaşırken Türkiye 169 milyar dolarlık ihracat gerçekleştiriyordu…
Bu kadar da değil, Türkiye ihracatında yükte hafif pahada ağır ileri teknoloji ürünleri %3-4’leri geçmezken, Vietnam 2008’ de genel ihracat içindeki payı yüzde 10’ ların altında olan yüksek teknoloji ürünleri ihracatını on yılın sonunda 2018’ de yüzde 41’ lere çıkıyordu…
2022’de Vietnam 371 milyar dolara ulaşan ihracatının yüzde 40’ı, yaklaşık 150 milyar doları ileri teknoloji ürünlerinden oluşmakta ve bu oran Japonya, Çin, Güney Kore gibi bu alanda iddialı tüm ülkelerin üzerinde… (Çin %23, G. Kore 17, Japonya %13)
60 yıl önce bombalarla yok edilmiş bir ülke bu gerçekten mucize sayılacak gelişmeyi nasıl sağladı?
Sorunun yanıtı sonraki makale konusu olsun…