Otomobil kapitalizmin sembolü olmakla kalmadı.
Sanayi çağının yol haritasını belirlerken farklı dönemlerde yarattığı kırılmalarla devrim niteliğinde değişimlere yol açtı…
Ford’ un seri üretime geçip otomobili tabana yaygınlaştırma girişimiyle petrolün yaşamsal enerji kaynağı haline gelmesi ABD’ nin yükselişinde en önemli rolü oynadı…
Sovyetler’ in hayli geriden takip ettiği süreç, ABD’ nin küresel liderlik konumunun tartışılmaz ağırlığıyla yüz yıla damgasını vurduğu bir dönemi anlatıyor aslında…
Otomobil tarihinde ABD’ yi etkileyen iki önemli gelişmeyi not etmekte yarar var…
Bunlardan ilki 1937’de Hitler’ in talimatıyla Almanya’ nın çok ucuz halk otomobilleri üretimine geçmesi ve böylece herkesin araba sahibi olabilmesi…(Volkswagen tipi segmente geçiş)
İkinci ve çok daha önemli gelişme, 1973’ te batı destekli İsrail ile baş edemeyen körfez ülkelerinin petrolü silah olarak kullanmaları sonucu, o güne kadar sudan ucuz benzinle yol alan yakıt canavarı araba üreten ABD otomotiv sektörünün çöküşü…
Bir varil petrolün 4 dolardan 12 dolara çıkmasıyla 8 silindirli Amerikan arabaları yerine, piyasayı bir anda çok az yakan Japon arabaları istila etti.
O gün bugündür ABD otomotiv sektörü iflah olmadı. Bir zamanların üretim üssü özelliğiyle ülkenin cazibe merkezi Detroit yıllardır ölü şehir görünümünde…
Sanayi çağından bilgi çağına geçişin yaşandığı bu dönem iklim değişikliğinin tetiklemesiyle petrol menşeli içten yanmalı motorlarla çalışan araçların yerini elektrikli arabaların almakta olduğu yüzyılın en büyük değişim dönüşümüne tanık oluyoruz…
İkinci dünya savaşı arifesinde Alman, petrol krizi dönemi Japon arabaların sarstığı ABD merkezli otomotiv endüstrisi bu kez Çin’ in öncülüğünde gelmekte olan elektrikli araç dalgasının altında can çekişmekte…
Özellikle pandemi sonrası yeniden şekillenmekte olan küresel ekonominin yeni ve asıl oyun kurucuları elektrikli arabalarla dünyayı istilaya hazırlanan Çin’ li üreticiler sahneye çıkmış bulunuyor…
Bugün irili ufaklı üç yüze yakın Çin’li şirket elektrikli araç pastasından pay almaya çalışmakta…
Zaman içinde bunların bir kısmı elbette elenecek ama kalanlar gerek kalite gerekse de rakipsiz fiyatlarıyla küresel pazarın belirleyicisi konumuna gelecek…
General Motors’ lar, Ford’ lar, hatta onlardan önce akaryakıt piyasasının büyük kartelleri Shell, BP, Exxon Mobil’ ler açısından yüz yıllık saltanatının sona ereceği, tahtlarından edilecekleri yeni bir dönem başlıyor…
Çok değil 2022’ de akıl almaz kârlara ulaştıkları günlerde Biden’ ın “Tanrıdan çok para kazanıyorsunuz” diye şikâyet ettiği akaryakıt dağıtıcısı Amerikan kartelleri aradan geçen 2 yılın
sonunda yeni döneme ayak uyduracakları senaryoların, üzerlerine gelmekte olan Çin kasırgasını geciktirmenin yollarını aramakta…
Düne kadar küresel iklim değişikliğinin en büyük sorumluları olarak petrol ve türevleri alanlarında faaliyet gösteren kartelleri gören hatta suçlayan Biden yönetimi bugün Çin üretimi elektrikli araba istilasını akıl almaz önlemlerle durdurma çabasında…
Egemen olduğu dünya düzeninde hiçbir ülke engel çıkarmasın, her türlü ürün serbestçe dolaşsın diye Dünya Ticaret Örgütü’ nü geniş yetkilerle donatıp oyun belirleyici organizasyona öncülük eden ABD, kendi kurduğu sistemden yararlanarak öne çıkan Çin’ i gümrük duvarlarıyla engellemeye çalışıyor…
Kapitalizmin serbest rekabet ilkesinin bayraktarı ABD’ nin mevcut başkanı Biden, Çin’ li şirketlerin ürettiği elektrikli arabalara yüzde 102 ek gümrük vergisi koyduğu kararnameyi şöyle savunuyordu 14 Mayıs 2024 günü:
“Rekabet adil olduğu sürece Amerikalı işçiler herkesten daha fazla çalışabilir ve rekabet edebilirler. Ancak çok uzun zamandır bu rekabet adil işlemiyor. Çin hükümeti yıllardır devletin parasını Çinli şirketlere akıtıyor. Bunun rekabet değil, hiledir.”
On yıllardır sanayiden tarıma her türlü ürünü devlet eliyle sübvanse eden, kendi pamuğunu, mısırını, ayçiçeğini, uçağını, her türlü silahı çeşitli teşvik mekanizmalarıyla, uzun vadeli devlet kredileriyle başka ülkelere çok ucuza satıp yoksul ülke üreticilerini batıran acımasız bir sistemin mucidi ve uygulayıcısı ABD;
Bugün teknolojide, otomotiv endüstrisinde havlu atmak üzere olduğu Çin’ e karşı kendi belirlediği oyun koşullarını değiştirme derdinde…
Elektrikli arabaların öncüsü Tesla’ nın kurucusu ve sahibi Elon Musk, ABD’ nin Çin’ i engelleme çabalarını desteklerken ABD otomotiv endüstrisinin sonu anlamına gelen kıyamet senaryosunu “yakın gelecekte mevcut tüm büyük otomotiv firmaları piyasadan silinecek. Önümüzdeki dönemin en büyük otomotiv üreticisi 10 şirketin 9’ u Çin’ lilerden oluşacak…”
Otomotiv dünyasını değiştirecek küresel oyunu yeniden sahneye koymaya aday Çin’ li üreticiler arasında biri var ki, sadece Amerikalı üreticilerin değil, politikacıların da uykularını kaçırıp tir tir titretiyor…
Şirketin adı BYD ve başta Amerika olmak üzere tüm içten yanmalı otomobil dünyasını Martı adını verdiği küçük ve akıl almaz ucuzlukta arabayla baştan aşağı değiştirmeye geliyor…
10 bin dolar civarı fiyatlarla piyasaya sürülen Martı’ nın nasıl olup ta ABD’ de üretilen arabaların üçte bir fiyatına mal edilebildiği, arabanın maliyetini etkileyen girdilerle, özellikleri sonraki makale konusu olsun…