CHP MERSİN MİLLETVEKİLİ ADAYI MEHMET EMİN EKMEN

Mersin’de 3’ncü sırada yer almasına karşın 6’ncı ve yedinci sıradaymış gibi özveri ve inançla çalışacaklarını ifade eden Ekmen, “Mersin’den 5 vekil çıkaracağımızı kesin gibi görüyoruz. Ama biz daha fazlasını çıkarmak için var gücümüzle çalışacağız” dedi.   Basın mensuplarına Mersin’de gerçekleştireceği seçim çalışma programıyla ilgili bilgiler veren Ekmen, “CHP’nin Aday Tanıtım Toplantısı Cumartesi günü saat 13.00’te Mersin büyükşehir Belediyesi Kongre merkezinde yapılacak. Onun öncesinde Mersin’deki partililerimizi saat 11.00’de İl Başkanlığımız önünde toplayacağız. Mersin’de depremde yakınlarını kaybedenler, vefat edenler olduğunu bildiğimiz ve bunun acısını derinden yaşamaya devam ettiğimiz için Karşılama amaçlı konvoy taleplerini reddettim. bu seçimde coşku, heyecan, müzik daha düşük düzeyde olacak” dedi.   Mersin’de gördüğü tablonun ve sinerjinin kendisini son derece heyecanlandırdığını ifade eden Ekmen açıklamasında, “Millet İttifakı olarak 300 milletvekili geçmek için gerekeni el birliğiyle yapacağız. Ben burada üçüncü sıradan değil altıncı sıradan seçilmesi gereken bir vekil olarak çalışacağım. Mersin’de CHP altı milletvekili çıkardığında biz mutlu olacağız. Bugün itibarıyla biz beş milletvekili çıkaracağımıza inanıyoruz ama en az altı ve fazlasını istiyoruz. Altı rakamını telaffuz etme sebebim; Mersin’de edindiğim izlenim. CHP’nin burada beş kesin, belki de altı vekil çıkaracağı kabul görmüş durumda. ‘Mersin, kültürel açıdan renkli, çok güzel bir kampanyanın da en gühakkını veririm’ dedim ve kolları sıvadım. Bir CHP gönüllüsü CHP’nin altı ya da yedi milletvekili çıkarması için ne yapacaksa onu yapacağız. Diğer partilerin de liste hatalarını dikkate aldığımızda büyük bir fırsat bizi bekliyor. Açıklamasında Mersin’in taşıdığı potansiyeline ve yaşadığı sorunlara da değinen Ekmen, düşüncelerini şöyle sıraladı: “Partimizin Mersin’e yönelik çalışmalarının yanında ekibimizden uzman arkadaşlarımızla da bir çok rapor hazırlayarak projelerimizi ortaya koyduk. Yerel yönetimler, turizm, afet riskleri, tarım, lojistik, liman gibi birçok konuyu çalışıyorum.   Mersin, sanayisi var ama sanayi şehri olarak anılmıyor, turizmi var ama turizm şehri olarak anılmıyor, tarım şehri olarak da anılmıyor. Bu çeşitlilik turizmi, tarımı lokomotif olarak belirleyip buraya odaklanmamızın önünde engel değil.   Mersin 40 yıldır aldığı göçle sorun yaşıyorken Suriye ve deprem nedeniyle aldığı göçle daha da ciddi sorunlar yaşıyor. Suriyeli ve deprem için gelen nüfus geri dönsün ama geri kalan da kendi onuruyla yaşayabilmeli.   Herkes Mersin havalimanının 10 yıldır bitirilememesinden şikayet ediyor. Zannediyorum seçimden önce bir uçak indirecekler ama bu göstermelik bir şey olacak. Bunun yanında bizim için Gazipaşa Havalimanı da önemli. Gazipaşa havalimanın ikinci pistiyle aktif hale gelmesi, komşu ilçelerde ciddi bir hareketlilik oluşturur. Havalimanlarına ülke içi karşılıklı iller-bölgeler arası seferler konulmalı.   Diğer bir mesele, Kazanlı bölgesinde onlarca turizm tahsisi var. Bu tahsisler masaya yatırılmalı, gerekirse iptaller ve ye tahsisler yapılmalı.   Mersin’de kış yok ama hala kısa sezon turizmi var. Türkiye Turizm Ajansını devreye alarak havayolunu da tamamlayarak 12 aylık bir turizm merkezine dönüştürülmeli ve fuarlar yoluyla bütün dünyaya daha güçlü bir şekilde kapasitemiz duyurulabilmeli. Açıkladığımız ortak politikalar metninde de bu detaylar var. Tarıma özel bir vurgu yapmamız gerekiyor. Mersin limanının haberlerini raylı sistemlerle, lojistiğin güçlendirilmesiyle değil, uyuşturucuyla, kaçakçılıkla duyuyoruz. Bunun için mersin limanı tek başına, özel olarak ele alınmalı. Lojistik alt yapı mutlaka modernize edilmeli.   Serbest bölgenin otobanla bağlantısının gerçekleştirilmemiş olmaması sa önemli bir sorun. Mersin’in ihtiyaçlarına yönelik bir yaklaşıma ihtiyacımız var. Mersin’in içme suyu ihtiyacı, merkezi hükümet tarafından ele alınmalı. Galiba 20 yıl önce yapılan bir çalışmada Mersin’de 2 milyon nüfusa 2035 yılında ulaşılması ön görülmüş ama Mersin bugün 2 milyon, 3 milyona doğru gidiyor. Teknopark yeterince istenen seviyede değil. Son olarak da Mersin metrosunun merkezi hükümet tarafından yapılması gerekir. İstanbul’da Metro’nun sembolü eskiden M’ydi, şimdi bakanlık ‘bunu İmamoğlu yapmadı’ demek için U yazdılar. Bugünkü tablo, Mersin’e yetmiyor, misafir olanlara yetmiyor. Mersin’i marka şehre dönüştürmek mümkün. Mersin’in 8.0 ve 7.4 şiddetinde depremlerden etkileneceğine dair çalışmalar var ama yeterli önlem alınmıyor. 6 partinin ortak politikalar metninde yer alan hızlı tren projesini de öncelikli projelerimizden biri olarak koyacağız. Bakanlara ‘son 10 yıldaki Mersin’in açığını bir an önce kapatın’ diyeceğiz.”