KIŞ HASTALIKLARINA KARŞI 8 KRİTİK ÖNERİ!
KIŞ HASTALIKLARINA KARŞI 8 KRİTİK ÖNERİ!
Kış aylarında özelliklesolunumyollarınıilgilendirengrip,farenjit,larenjit,bronşitvezatürre gibi hastalıklar kapımızı daha fazla çalıyor. Kapalı ortamlarda daha çok zaman geçirmek, hareketsizliğin artması, güneş ışığından yeteri kadar faydalanamamak, sıvı alımının azalması, soğuk havaya uyum sağlamak için vücudun daha fazla enerji harcaması, soğuk havanın mukozayı kurutarak enfeksiyon gelişimine imkan sağlaması gibi etkenler hastalığa adeta davetiye çıkarıyor!
Kış aylarında özelliklesolunumyollarınıilgilendirengrip,farenjit,larenjit,bronşitvezatürre gibi hastalıklar kapımızı daha fazla çalıyor. Kapalı ortamlarda daha çok zaman geçirmek, hareketsizliğin artması, güneş ışığından yeteri kadar faydalanamamak, sıvı alımının azalması, soğuk havaya uyum sağlamak için vücudun daha fazla enerji harcaması, soğuk havanın mukozayı kurutarak enfeksiyon gelişimine imkan sağlaması gibi etkenler hastalığa adeta davetiye çıkarıyor!
Bağışıklığımızın güçlü olması ise bu hastalıkların oluşumundan sorumlu olan viral ve bakteriyel patojenlerin vücudumuza ciddi bir zarar vermeden yok olmalarını sağlıyor. Acıbadem Kozyatağı HastanesiİçHastalıklarıUzmanıDr.Özcanİnal, güçlü bir bağışıklık sistemi için vazgeçilmez üçkuralın “Düzgün ve doğru beslenmek, sıvı alımını ihmal etmemek, yeterli ve kaliteli biruyku”olduğunadikkatçekiyor.İçHastalıkları Uzmanı Dr. Özcan İnal, kış aylarında hastalıklardan korunmak için insanlarla yakın temastan kaçınmamız gerektiğini de belirterek, “Zira, öksürme ve hapşırmayla yayılan damlacıkların solunmasıylamikroplarkolaycabulaşabiliyor.OldukçasıcakkanlıbirAkdeniz toplumuyuz; selamlaşırken sarılmak ve öpüşmek adetlerimizde var. Ancak özellikle hastalıkların yoğun olduğu kış aylarında hastalıklardan korunmak için daha fazla tedbir almamız çok önemli. Bu nedenle karşılıklı konuşmalarda aramızdaki mesafenin en az 70 cm olmasına özen göstermeliyiz” diyor.
Kapalıvekalabalıkortamlardanuzakdurun
Solunum yolları enfeksiyon etkeni olan virüs ve bakterilerin öksürme, hapşırma ve aksırmaylaortamayayılmalarısizikısasüredeenfekteedebiliyor.İçHastalıklarıUzmanı
Dr. Özcan İnal,“Kalabalık ve kapalı ortamlarda hava kurudur ve bu tablo da virüs ile bakterilerin solunum yollarında kolayca yayılmasına sebep oluyor. Dolayısıyla zorunlu olmadıkça kapalı ve kalabalık ortamlarda bulunmayın. Ayrıca bulunduğunuz odayı sık sık havalandırın” diyor.
İnceamakatkatgiyinin!
Kalın kıyafetlerimizle kapalı bir alana veya daha sıcak bir mekana girdiğimizde, terliyoruz. İç Hastalıkları Uzmanı Dr. Özcan İnal, aşırı sıcak ile soğuk farkının vücut direncimizi düşürdüğünü, terli giysiler içinde kalmanın da hastalıklara davetiye çıkardığını belirterek,“Ter vücudumuzda buharlaşırken vücut ısımızın düşmesine, bunun sonucunda üşümemize yol açıyor. Vücut ısısının düşmesi, metabolizmanın yavaşladığı bir tablodur. Düşük vücut ısısında kalp, dolaşım ve solunum sistemleri işlevlerini normal şekilde yapamazlar vebudurumözellikle kış aylarındaki enfeksiyonhastalıklarınazeminhazırlar.Bu nedenle kış aylarında terletmeyen ve vücudu soğuğun etkisinden koruyacak olan pamuklu kıyafetler seçin” diyor.Dr.Özcanİnal,terlemeyiönlemek içinçokkalıntekbirkazakyerineinceamakatkatkıyafetlergiymenizgerektiğini vurgulayarak,“Zira, kat kat giyindiğinizde kıyafetler arasında oluşan hava tabakası yalıtımetkisisağlıyor ve bu sayede vücudunuzu soğuktan daha iyi koruyor. Ayrıca bulunduğunuz ortamın sıcaklığına göre giydiğiniz bazı kıyafetlerinizi çıkararak terlemekten korunabilirsiniz” bilgisini veriyor. Dr. Özcan İnal,baş ve boyun bölgenizi soğuk etkisinden koruyacak olan atkı, şapka ve boyunluk gibi kıyafetlere de mutlaka önem vermeniz gerektiğini söylüyor.
Suiçmeyiihmaletmeyin
Kış aylarında susuzluk ihtiyacı elbette azalıyor, ancak zararlı bakteri ile virüslerin vücuttan atılmaları ve hücresel aktivitenin maksimum düzeyeulaşmasıiçinsıvıalımıçokönemli.Sıvı alımının büyük kısmının suyla karşılanması gerektiğini belirten İç Hastalıkları Uzmanı Dr. Özcan İnal,“Her gün 2 – 2.5 litre su içmeyi alışkanlık edinin.Ayrıca çorba ve ayran gibi içeceklerle de sıvı alımını desteklemenizde fayda var” diyor.
Uykununsüresikadarzamanlamasıdaönemli
Bağışıklık sisteminde görevli olan sitokinler, lökositler ve antikorlar uykuda daha çok üretiliyorlar. Dolayısıyla yeterlive kaliteliuykuhastalıklarayakalanmayıönleyebildiğigibi hastalık sürecini de kısaltabiliyor.İç Hastalıkları Uzmanı Dr. Özcan İnal, kaliteli bir uyku için sürenin yanı sıra zamanlamanın da önem taşıdığına işaret ederek,“En az 6-7 saat uyumak ve gece geç saatlerdedeğil, saat 22:00 – 23:00 sıralarında yatmak gerekiyor. Zira, uyku hormonu melatoninsaat 22:00 gibi artmaya başlıyor ve 02:00 ile 04:00 saatleriarasındaenüst seviyeye ulaşarak zirve yapıyor. Vücut bioritmine uygun zaman diliminde; sessiz, sakin, uykuyu bölen uyaranların olmadığı ortamda uyumak bağışıklık sisteminizi güçlendirecektir” diyor.
Elhijyeninedikkatedin
Toplutaşıma araçları, okul ve kapalı alışveriş merkezleri gibi çok sayıda kişilerin bulunduğu alanlarda el temasından kaçının, ellerinizi yıkamadan yüzünüze temas etmeyin. Unutmayın bulaşın en önemli yollarından biri eller oluyor. Özellikle çocuklarınıza el yıkama alışkanlığını kazandırın. El dezenfektanı ve kağıt mendil kullanımına önem verin.
Cvitaminindenzenginbesinlertüketin
Yeterli taze sebze ve meyve tüketmeniz vücudunuz için gerekli olan vitamin ile mineral desteğini sağlamanızda önemli bir rol üstleniyor. İç Hastalıkları Uzmanı Dr. Özcan İnal,“Unutmayın, yeterli ve dengeli beslenmek, bağışıklık sisteminizin işleyişinde olmazsa olmazlardandır. Kış aylarında ayrıca özelliklebağışıklık sistemini güçlendiren portakal, mandalina, greyfurt, kırmızıbiber, kırmızı pancar,turp, lahana ve pazı gibiCvitamininden zengin besinler tüketmeye özen gösterin. Yinebalıkdoğalomega3kaynağıolarakbağışıklık sisteminin güçlü bir destekleyicisidir. Kış aylarında haftada 2 gün balığı sofranızdan eksik etmeyin” bilgisini veriyor. Dr. Özcan İnal,doğal beslenme yoluyla karşılanamayan bir eksiklik söz konusuysa mutlaka vitamin ve mineral desteği almanız gerektiğini belirterek, “Mümkünse kışa girerken rutin tetkiklerinizi yaptırın ve vitamin ile mineral değerlerinizi kontrol ettirin”diyor.
Hareketsizkalmayınamavücudunuzufazladayormayın!
Kış aylarında havaların soğumasıyla beraber “Hastalanırım” kaygısıyla çoğumuz dışarıya çıkmaktan kaçınıyoruz. Ancak hareketsiz bir yaşam bağışıklık sistemimizin zayıflaması ve kilo alımıyla sonuçlanabiliyor. Dolayısıyla havanın çok soğuk olmadığı günlerde, öğle saatlerinde, en az 45’er dakikalık tempolu yürüyüş yapmayı ihmal etmeyin. Yürüyüş sırasında vücut ısınızın düşmemesi için bere, eldiven ve atkı gibi koruyucu aksesuarlar kullanmanız ise çok önemli. Ancakhareketsizliğinyanısıraaşırıyorucuhareketlerveyoğun sportiffaaliyetlerdesağlığımızıolumsuzetkileyebiliyor.Özelliklesoğukhavalardayapılan spor ağzımızdan nefes almaya bağlı olarak solunum yollarımızın soğuk havayla doğrudan teması sonucu olumsuz etkileniyor. Bu nedenle soğuk havalarda dışarıda spor yapmaktan kaçının veya sporu günde 30 dakikayla sınırlı tutmaya özen gösterin.
Dinlenmeyezamanayırın
Vücudumuzun kendini yenileme ve onarma gibi muhteşem bir özelliği var. Özellikle bağışıklık sistemimizin revizyonu istirahatle oluyor. Dolayısıyla hücrelerinizin kendilerini onarmaları ve yenilemeleri için dinlenmeniz, ağır iş temposundan zaman zaman uzaklaşmanız ve stres kontrolü sağlamanız önerilen diğer bir yaklaşımı oluşturuyor.
Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.