TAŞERON ÇALIŞANLAR KONUŞMASI

Devlette, kadrolu personelin yerini yavaş yavaş sözleşmeli ve taşeron personel almaya ve taşeron eleman istihdamı yeniden yaygınlaşmaya başlamıştır. Atamalarda ve işe alımlarda liyakat kavramı ortadan kalkmıştır.

Kamuda, aynı yerde aynı işi yapan üç kişiden birisi taşeron, birisi sözleşmeli ve diğeri de kadrolu olarak çalışmaktadır. Aynı işi yapmalarına rağmen her üçünün de maaşları ve sosyal hakları birbirinden farklı hale gelmiştir.

Bunun yanında vergi dilimleri yükselmiş ve çalışanlar için vergi yükü iyice ağırlaşmıştır. Sendikasız ve kadrosuz çalışan

sayısı her geçen gün artmaktadır. Bu durum ve maaş farklılıkları ülkemizde iş barışını ortadan kaldırmıştır.

Ülkemizde aralarında KİT’lerin de bulunduğu yaklaşık 69 kurumda görev yapan taşeronlar kadroya geçebilmek için Türkiye Büyük Millet Meclisi’nde kendileri için yeni bir düzenleme yapılması konusunda talepte bulunmaktadır.

Hepinizin de bildiği gibi 2018 yılında taşerondan kadroya geçiş konusunda 696 sayılı KHK'da düzenlemeye gidilerek kamu kurum ve kuruluşları ile belediyeler başta olmak üzere KİT’lerde

görev yapan yaklaşık 900 bin taşerona belediye şirketlerinde kadro verilmiş ve böylece Türkiye’de taşeronlaşmaya son verilmişti.

2018 yılında yapılan düzenlemede, 696 sayılı KHK’da kapsam dışı bırakılan kamu kurum ve kuruluşlarının yemekhane, temizlik, güvenlik, bilgi işlem, laboratuvar bölümlerinde çalışan taşeronlar, KİT’lerde taşeron olarak görev yapan işçiler ve

belediye çalışanı taşeronların bir kısmına kadro verilmemiş ve binlerce taşeron personel bugüne kadar mağdur edilmiştir.

Hizmet alım sözleşmesine göre istihdam edilen taşeronlar kadro konusunda kapsam dışı bırakılmıştır. 2018 yılında kadro verilmeyen taşeron işçilere geçen yıllar içerisinde her geçen gün yenileri eklenmeye başlamıştır.

Şoförler, zabıtalar, kısacası her meslek grubundan vatandaşımız kamu kurum ve kuruluşlarında taşeron olarak çalışmaya başlamıştır. Aile hekimlikleri bünyesinde kadrosuz bir şekilde çalışan personel de hükümetten kadro beklemektedir.

Belediye şirket işçileri ve geçici işçi kadrosuna atanan, ayrıca işlerine son verilen belediye işçileri ile KİT’ler, özel bütçeli kuruluşlar, çağrı merkezleri ve hastane bilgi işlem birimlerinde görev yapan ve kadroya alınmayan işçilerin mağduriyeti sürmektedir.

Taşerondan kadroya geçemeyen personele de seçim öncesi dönemin Çalışma Bakanı tarafından “kadro sözü” verilmiştir. Taşeronlara verilen bu söz ne yazık ki hükümet tarafından bugüne kadar tutulmamıştır.

Ülkemizde kadrolar bu dönemde ne yazık ki hep seçimden seçime verilmeye başlamıştır. Hükümet her şeyden önce bu uygulamadan vazgeçmelidir. Kadro geciktikçe taşeron işçilerin sorunları ve mağduriyetleri artmaktadır.

Taşeronlar, seçim öncesi kendilerine hükümet tarafından verilen “kadro konusundaki” sözlerin tutulmasını talep etmektedir.

Ayrıca Hükümetin belediye şirketlerinde kadro verdiği işçilerden bir kısmının işine son verilmiştir. Sadece siyasi saiklerle işten çıkarılmış bu işçiler de yeniden işe başlatılmalı ve mağduriyetleri giderilmelidir.

Bu vesileyle, Meclis Araştırma önergemizin kabulünü yüce Meclis’ten talep ediyor Yüce heyetinizi saygıyla selamlıyorum. o