MERSİN ÜNİVERSİTESİ DEVLET KONSERVATUVARI ÖĞRETİM ELEMANI ÖĞR. GÖR. DR. DUYGU DENİZ DEMİREL MERSİN MARŞI BESTELEDİ
"İlk ve Orta Öğrenimim İle Birlikte Lise ve Üniversiteyi de Mersin'de Tamamladım."
Soru: Sayın Öğr. Gör. Dr. Duygu Deniz Demirel, öncelikle bize kendinizden bahseder misiniz?
Öğr. Gör. Dr. Duygu Deniz Demirel: Ben sekiz senedir Mersin Üniversitesi Devlet Konservatuvarı'nda çalışmaktayım. Mersin Üniversitesi’nde çalışmaktan mutluluk ve gurur duyuyorum. Burası benim evim gibi. Lisans eğitimimi burada gerçekleştirdim. Ortaokul ve liseyi de Mersin Üniversitesi Devlet Konservatuvarı'nda tamamladım. Lisans eğitimimi Mersin’de tamamladıktan sonra yüksek lisans ve doktoramı İstanbul Üniversitesi’nde yaptım. 1996 yılından bu yana müziğin içindeyim. Sovyet ekolünden gelen Azerbaycanlı hocalarımdan çok şeyler öğrendim. Mesela bir hocam, Aydın Azimov, Kara Karayev gibi usta bir hocanın öğrencisiydi. O ekolden gelmek de benim için büyük bir gurur kaynağı. Şimdi o ekolü devam ettiriyorum. Kompozisyon ve orkestra şefliğinde hocalık yapmaktayım. Doktoramda ve yüksek lisansımda da bu bölüm üzerinde çalışmalar yaptım. Ege adında bir erkek çocuk annesiyim. Müzik benim her şeyim. Zaten kendimi bildim bileli yazıyorum. İlk şiirle başladım. Kendimce küçük şiir denemelerim oldu. Müzikle tanıştıktan sonra bestecilik yönümü keşfettim ve bestecilikte ilerledim. 1996 yılından itibaren de profesyonel bir eğitim aldım.
"Mersin Marşı'nı Mersin Halkına Hediye Ediyorum."
Soru: Akademik çalışmalarınıza bir başarı daha ekleyerek sözü de size ait olan Mersin Marşı'nı bestelediniz. Ve Mersin’in 101. kurtuluş yıl dönümünde, 3 Ocak 2024 tarihinde, çalıştırıcılığını üstlendiğiniz “Sivil Toplumun Sesi Korosu" ile birlikte ilk kez sahneye koydunuz. Sizi böyle önemli bir çalışmaya iten sebepler nelerdir?
Öğr. Gör. Dr. Duygu Deniz Demirel: Mersinli olarak bu aidiyet duygusuyla ve bir besteci sorumluluğuyla Mersin’imiz için bir çalışma yapmak istedim. Ne olabilir? Tabi ki bir besteci olarak, bir şarkı olabilir bir marş olabilir diye düşündüm. 3 Ocak tarihi de çok yakındı. Çok samimi bir arkadaşım, “Hep İzmir Marşı söyleniyor. Mersin’imizin bir marşı yok mu?” deyince, “Haklısın” dedim. “Mersin için bir şeyler yapmak lazım.” Ve bir Mersin Marşı ortaya çıktı. Güftesi ve bestesi bana ait. 3 Ocak gibi anlamlı bir günde çalıştırıcılığını üstlendiğim “Sivil Toplumun Sesi Korosu”yla birlikte sahneye koyduk. Çok beğenildi ve sahip çıkıldı. Mersinliler sahip çıktı. Ve ben bununla gurur ve mutluluk duydum. Önemli olan biz sanatçıların üretimlerine sahip çıkılması. Ben bu çalışmamı Cumhuriyet’in 100. yılında Mersin halkına hediye ediyorum.
"Yaptığım Bestelerde Batı Müziği Formlarıyla Doğu Müziğinin Makamlarını Harmanlıyorum."
Soru: Mersin Marşı dışında besteleriniz var mı?
Öğr. Gör. Dr. Duygu Deniz Demirel: Evet, Mersin marşı dışında birçok bestem var. Orkestra, oda müziği, şan alanında bestelerim var. Ama tabi Batı Müziği eğitimi aldım.
Batı Müziği biliyorsunuz, ülkemizde küçük kitleler tarafından takip edilen bir müzik türü. Bu da doğal. Çünkü coğrafyamıza ait bir müzik değil. Ama ben yaptığım bestelerde öğrendiğim bu batı formlarıyla kendi coğrafyamızın doğu müziğinin makamlarını harmanlayarak bir sentez oluşturuyorum. Mustafa Kemal Atatürk’ün açtığı bu yolda, 1923’lerde Musiki Muallim Mektebi’nin kurulma sebebi de buydu. Kendi türkülerimizi kendi makamlarımızı, yurtdışı platformlarında, ulusal platformlarda tanıtmaktı. En azından bu sorumluluğu hissederek, amacımı eyleme geçirerek ulaştığımı düşünüyorum. Bestelediğim Mersin Marşı popüler bir çalışma oldu. Daha önce pek bilinmeyen besteci tarafım da öne çıkmış oldu. Mutlu ve gururluyum.
"Umarım Mersin Marşı’na Mersin Halkı Sahip Çıkmaya Devam Eder."
Soru: Cumhuriyet’in 100. yılında Mersin’e armağan ettiğiniz bu marşı kayıt altına almayı düşünüyor musunuz?
Öğr. Gör. Dr. Duygu Deniz Demirel: Evet, ben çok isterim kayıt altına almayı. Hatta bunun için girişimlerde de bulunduk. 31 Ocak’ta Sivil Toplumun Sesi Korosu ile birlikte bir konserimiz daha olacak. Hem benim düzenlediğim çok sesli türküler hem de Mersin Marşı okunacak. Orada profesyonel bir kayıt alınacak. Ve o profesyonel kayıt istenen her kuruluşa dağıtılacak. Umarım Mersin Marşı’na Mersin halkı sahip çıkmaya devam eder. Zaten bir bestecinin görmek ve duymak istediği en değerli şey bu.